Yükleniyor...
index

Kahve doğası gereği asidik bir yapıdadır. Kahvenin asidik yapısı ve sahip olduğu kafein miktarı mide asidini artırabilir, gastrin hormonu salgılanmasını teşvik edebilir, bağırsak hareketlerini hızlandırabilir ve mide boşalmasını (sindirim sistemi) yavaşlatabilir. Kahvenin asidik yapısının ve kafeinin neden olduğu bu durumlar bazı insanlarda mide rahatsızlığı ve sindirim sorunlarına yol açabilir.

Ayrıca kafein (kahve) tuvalete gitme ihtiyacını sıkça tetikleyen bir bileşendir. Kafeinin idrar sökücü, yani doğal bir diüretik fonksiyonu vardır. Bu yüzden kafein böbrekleri biraz yorar ve vücuttaki sıvı dengesini etkileyerek daha sık tuvalete gitme ihtiyacı doyurur.

Anisah’ın bu makalesinde ilk olarak kafeinin bağırsak hareketlerine olan etkilerine, mideyle olan ilişkisine, neden sık tuvalet ihtiyacı doğurduğuna değineceğiz. Ardından kahve içtikten sonra bağırsak, sindirim ve mideyle ilgili sorunlar yaşayan kişilere decaf (kafeinsiz) kahveyi tanıtarak bilimsel zeminde çözüm önerileri sunacağız.

Kafein neden bağırsak hareketlerini hızlandırır? 

İnsan bedeni gastrokolik refleks isimli bir savunma mekanizmasına sahiptir. Mideye gıda girdiğinde mide duvarları gerilir ve sinir sistemi uyarılmaya başlar. Bu hareketlilik sindirim sistemini etkiler ve tuvalet ihtiyacı oluşmaya başlar.

Kafein ise gastrokolik refleksi doğrudan etkileyen çarpıcı bir bileşendir. Kafein sindirim sistemine girer girmez mide ve bağırsak duvarlarındaki sinirleri uyarmaya başlar. Ayrıca zaten asidik olan kahve, mide asidini daha da artırır. Mide asidi arttığında gıdalar normalden çok daha hızlı bir şekilde bağırsaklara geçer. Bu sebeplerden ötürü kahve içmek özellikle sindirim hassasiyeti olan insanlarda tuvalete gitme ihtiyacı doğurur.

Kahve neden bazı kişilerin midesini bozar? 

Kahvenin bazı kişilerin sindirim sistemini olumsuz etkilemesinin iki temel sebebi vardır:

    1. Yüksek asidite: kahve yüksek asiditeli bir içecektir.
    2. Kafein: kafein doğası gereği bağırsak hareketlerini hızlandırmaktadır.

    Asit seviyesi yüksek bir içecek olan kahve, mide asidini artırmaktadır. Mide asidi arttığında ise özellikle reflü ve gastrit gibi mide hassasiyeti olan kişiler bu durumdan olumsuz etkilenmektedir.

    Kahvenin asidik yapısı ayrıca gastrin hormonu salgılanmasını ekstra tetikleyebilmektedir. Bilindiği gibi gastrin, mide asit üretimini artıran bir hormondur ve kahvenin mide asidini artırıcı etkisini daha da çarpıcı hale getirmektedir.

    Kafein ise önceki pasajlarda anlattığımız gibi hem mide asidini, hem gastrit hormonu salgılanmasını hem de gastrokolik refleksi doğrudan etkileyen çarpıcı bir bileşendir.

    Kısacası kahvenin asidik yapısı ve sahip olduğu kafein seviyesi beraberinde bazı kişilerde mide sorunlarını getirebilmektedir.

    Kafein aldıktan sonra mide, sindirim ve bağırsak sorunları yaşayanlar hangi kahveden içmeli? 

    Kahvenin bazı insanlarda neden mide, sindirim ve bağırsak sorunlarına yol açtığına yukarıda değinmiştik. Kahve, yüksek asidite ve kafein içeriği yüzünden bazı kişilerin midesine dokunabilmektedir. Yani burada yüksek asidite ve kafein olmak üzere iki tane “suçlu” vardır. Eğer midenize dokunmayan ve bağırsak hareketlerinizi olumsuz etkilemeyen bir kahve arıyorsanız mantıken bu kahvenin bir şekilde düşük asiditeli ve kafeinsiz olması gerekmektedir.

    Peki böyle bir kahve “icat” edilmiş midir?

    Kahve ne kadar çok kavrulursa asit seviyesi o kadar düşer. Kahvenin kavrum düzeyiyle asiditesi arasında ters orantı vardır. Örneğin hafif (light) kavrum kahveler yüksek asit seviyesine sahipken koyu (dark) kavrulmuş kahveler düşük asit seviyesine sahiptir.

    En düşük asiditeye sahip kahvelerin sıralaması şu şekildedir:

        1. Yeşil kahve çekirdekleri en yüksek asit seviyesine sahiptir.
        2. Light kavrum (hafif) kahve çekirdekleri yüksek asiditelidir.
        3. Orta kavrum (medium roast) kahve çekirdekleri düşük asitliktedir.
        4. Koyu kavrum (dark roast) kahve çekirdekleri en az asitliktedir.

       

      Kısacası midenizi, sindiriminizi ve bağırsak hareketlerinizi olumsuz etkilemeyen bir kahve arıyorsanız orta kavrum (medium roast) ve koyu kavrum (dark roast) kahvelere yönelmelisiniz.

      Peki ya kafein?

      Kafein doğası gereği mide asidini artırmakta ve bunun sonucunda bağırsağı etkileyerek sindirim hareketlerini olumsuz etkileyebilmektedir.

      Eğer mideyi bozmayan bir kahve arayışındaysanız bu kahvenin kafeinden arındırılmış olması gerekmektedir. Kafeinden arındırılmış kahvelere decaffeinated (decaf) kahve denmektedir. Kahvenin mideye dokunmasının en önemli sebepleri arasında kafeini saymıştık. Bu durumda kahve, kafeinden ayrıştırıldığında sindirim sorunlarına yol açan bileşenden kurtulmuş olur. Yani kafeinsiz kahveler mideye ve sindirime dokunmazlar. Çünkü decaf kahve artık bağırsak sorunlarına yol açan kafeinden ayrılmış olur.

      Özetle sindirim sistemine ve bağırsaklara dokunmayan; en mide dostu kahveler düşük asiditelidir ve kafeinsizdir. Yani orta kavrum ve koyu kavrum kahvelerin kafeinsiz olanlarıdır.

      Düşük asiditeli Decaf kafeinsiz kahve neden mide ve sindirim dostudur? 

        • Kafeinsizlik: Kahveden kafeini çıkarırsanız aslında mide sorunlarına yol açan maddeyi arındırmış olursunuz.
        • Azalan Mide Asidi: Kafeinsiz kahveler mide asidini artırmaz, orta ve koyu kavrum kahveler ise düşük asit seviyelerine sahip oldukları için mide asidi üretimi minimum düzeyde artırır. Yani düşük asidite ve kafinden muaf olma özellikleri sayesinde orta ve koyu kavrum decaf kahvelerde mide rahatsızlığı riski minimum seviyededir.
        • Daha Az Reflü: Kafein olmadığı için gastroözofageal reflü olayları azalır.
        • Rahat Sindirim: Düşük asidite ve kafeinsizlik sayesinde bağırsak hareketleri daha dengeli olur ve sindirim rahatlar.

      Not: Aklınıza şöyle bir soru gelebilir: “madem mide sorunlarına yol açan en önemli şeylerden birisi kahvenin yüksek asit seviyeleridir. Bu durumda neden kahvelerin hepsi orta ve koyu kavrulmuyor?”

      Maalesef bu soru paradoks içeren bir yanıta sahiptir. Evet, kahvenin kavrum düzeyi yükseldikçe asit seviyesi düşüyor. Fakat kavrum düzeyi arttıkça aynı zamanda kahvenin acılığı da artmaktadır. Koyu kavrum kahve çekirdekleri en acı (bitterness) tada sahiptir. Koyu kavrum (dark roast) kahve çekirdekleri bu acılık yüzünden herkesin damak tadına hitap etmemektedir.

      Bu yüzden biz mide sorunları olanlara dark roast yerine yine düşük asit seviyesine sahip olan orta kavrum (medium roast) kahve çekirdeklerini tavsiye ediyoruz.

      İkinci not: Mide sorunları olanlar için decaf kahvemizi hem kafeinden ayırdık hem de orta kavurduk. Decaf kahvemizde ayrıca en ufak kimyasal içermeyen %100 organik kahve çekirdeklerini kullandık. Üstelik bu kahvemizde premium %100 Arabica çekirdekleri seçtik ve sizlerin beğeninize sunduk.

      Yorum bırak

      E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *

      Lütfen yorumların yayınlanmadan önce onaylanması gerektiğini unutmayın.